Haber

AYM’den FETÖ Kararı: ‘Sohbetlere Katılım ve Sendika Üyeliği Örgüt Üyeliği Olamaz’

AYM, öğretmene FETÖ/PDY ile bağlantılı olduğu gerekçesiyle kapatılan sendikaya üye olduğu ve örgütün sohbet toplantılarına katıldığı için verdiği hapis cezasında hak ihlaline karar verdi. Anayasa Mahkemesi, hak ihlalinin ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmasına ve öğretmene 30 bin lira tazminat ödenmesine karar verdi.

BCŞ. 2017 yılında ‘FETÖ/PDY üyesi olmak’ suçundan 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırıldı.

Tutuklu yargılandığı mahkemece yargılanan BŞ., kararla serbest bırakıldı. Tanıkların ifadelerine göre mahkeme sanığın görevini yaparken açığa alınmasına karar verdi. Krizin ardından örgüte bağlı öğretmenlerin örgüt tarafından halk nezdinde baskı ve pazarlık gücünü artırmak için kullanıldığı belirtildi. BŞ’nin itirazı da reddedildi ve karar 2019’da kesinleşti.

BCŞ. mahkûmiyet kararının suç ve cezaların kanuna uygunluğu, özel hayata saygı hakkı ve sendika kurma hakkını ihlal ettiği iddiasıyla Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuruda bulundu.

Dosya üzerindeki incelemesini tamamlayan Anayasa Mahkemesi, ilk derece mahkemesinin kararıyla hata ve cezaların kanuniliği ilkesi, özel hayata saygı hakkı ve sendikalaşma hakkının ihlal edildiğine oybirliğiyle karar verdi.

Anayasa Mahkemesi kararında, başvurucunun yapıya sempati duyduğu konusunda herhangi bir tereddüt olmadığını belirterek, “Ancak adli makamlar, başvuranın FETÖ/PDY’nin kesin hedefini ve formüllerini bilen ve örgüt piramidinin üst katlarında yer alan örgüt üyelerinden biri olduğunu iddia etmemiştir. Ayrıca, FETÖ/PDY devlet tarafından terör örgütü olarak tanınmadan ve herkes tarafından bilinmeden önce, müvekkilinin söz konusu örgütün terör örgütü olduğunun farkında olduğunu ve içinde yer aldığını başka hiçbir şekilde ileri sürmemiştir. dini bir toplulukla temas halinde ve ona bağlı. Kişilerin üye olduğu için cezalandırılmasına neden olan bir oluşum veya örgütün terör örgütü olduğunun bilindiğinin açıklanmaması, kişilerin ‘terör örgütüne üye olmak’ gibi ağır suçlardan mahkûmiyetine neden olabilecektir. ceza hukukunun genel unsurlarının aksine daha önce kabahat olarak tanımlanmayan fiiller işlemişlerdir.söylendi.

“Anayasa Mahkemesi, açıklanan ilişkilerle kabahat ve cezaların hukuka aykırı olduğuna karar verdi”

Kararda ayrıca, ilk derece mahkemesinin başvuranın terör örgütüne üye olma bilinciyle hareket ettiğini göstermede başarılı olmadığı, FETÖ/PDY’nin hukuka dayalı faaliyet gösteren bir sivil toplum kuruluşu, dini bir cemaat olduğu varsayımıyla hareket ettiği ve suç işlediği anlaşılan başvurucunun mahkûmiyetinde delil olarak kullanılan fiillerin olduğu gösterilememiştir. örgüte sempati duyması ve ilişki kurması, suç istikametinden sorumlu tutulacağını makul bir şekilde öngörebilir. Sonuç olarak, başvurucunun bu şekilde terör örgütüne üye olduğuna dair mahkûmiyeti, söz konusu kabahatin başvurucu aleyhine öngörülemeyen genişleyen bir yoruma tabi tutulmasıyla mümkün olmuştur. Bu sonuç Anayasa’nın 38. maddesinin birinci fıkrası ile bağdaşmamaktadır. Anayasa Mahkemesi, açıklanan ilişkilerle suç ve cezaların kanuniliği ilkesinin ihlal edildiğine karar verdi.söylendi.

Kararda ayrıca, terör örgütüne üye olmanın cezalandırılmasında sendika üyeliğinin delil olarak kullanılmasının sendika hakkına müdahale teşkil ettiği ve temel haklar kapsamındaki faaliyetlerin mahkemece ispat edilemeyeceği belirtiliyor. örgütün amacını tam olarak bildiğini açıklayamayan başvurucunun terör örgütü hiyerarşisi içinde yürütülen örgütsel faaliyetler olduğu ve bu kapsamda özel hayatının gizliliği ihlal edildiği tespit edilmiştir. belirtildi.

Başvurucuya 30 bin lira manevi tazminat ödenmesine de karar veren Anayasa Mahkemesi, kararın bir örneğinin yargılanmak üzere Uşak 2. Ağır Ceza Mahkemesi ve Adalet Bakanlığı’na gönderilmesine karar verdi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu